Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda konuşma yaptı. Bakırhan’ın konuşmasında odak noktası, terör örgütü PKK’nin kendini dağıtma kararıydı.
Bakırhan, “Dün, Türkiye ve Ortadoğu’nun en tarihi günlerinden birini yaşadık. 27 Şubat’tan 12 Mayıs’a kadar devam eden bu kısa fakat anlamlı süreç, bir dönemin sona erdiğinin ve yeni bir dönemin başladığını ilan etmektedir. Sayın Abdullah Öcalan liderliğinde gerçekleştirilen bu değişim, hem Kürt siyasi tarihi hem de Türkiye tarihinin belki de en derin etkisi yaratan olaylarından biridir” dedi.
Bakırhan’ın konuşmasından önemli notlar:
‘HUKUKİ ADIM’ ÇAĞRISI
“Alınan karar, Kürt-Türk ilişkilerinde demokratik bir zemin oluşturma, ortak bir vatan ideali yayma ve barışçıl bir çözüm arayışını güçlendirme çağrısında bulunmaktadır. Bu karar sadece Kürtlere değil, tüm Türkiye halkına ve uluslararası topluma güçlü bir mesaj iletilmektedir.
86 milyondan beklenen; haklarına, geleceklerine en güçlü şekilde sahip çıkarak, sözlerini büyüterek ve demokratik siyaseti şekillendirerek güçlü bir irade olmalarıdır. Siyasetin görevi ise açıktır: Barış sürecini kalıcı hale getirecek yasal ve siyasi düzenlemeleri gerçekleştirme sorumluluğunu üstlenmektir. Uluslararası topluma düşen görev ise bu sürece tam destek vermek ve yanlarında durmaktır.
Türkiye Büyük Millet Meclisi başta olmak üzere, tüm siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları, demokratik kitle örgütleri ve aydınlar bu sürecin gerçek sahipleridir. Bu sürecin başarılı olması için ellerinden geleni yapacaklarına olan inancımız tamdır.
İnsani, somut ve güven arttırıcı bazı düzenlemelerin bayramdan önce yapılması, Türkiye’nin ilerlemesini hızlandıracaktır. Kurban bayramı çifte bayram haline gelecektir. Bu konuda yürütme erkinin sorumluluklarını yerine getirmesini beklediğimizi belirtmek istiyorum.”
“ZOR VE ZAHMETLİ BİR YOLDAYIZ”
“Bugün, kuruyan umudu canlandırmak, yeni yaşam olanakları yaratmak için tarihi bir dönemin içinden geçmekteyiz. 22 Ekim’de Sayın Bahçeli’nin cesur adımı, 27 Şubat’ta Sayın Abdullah Öcalan’ın önemli çağrısı, 10 Nisan’da Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın süreci sahiplenmesi ve gösterdiği kararlılık, barışın limana ulaşmasının rehberi olmuştur. 12 Mayıs’ta PKK’nin yeni bir dönemin kapısını aralayan kongre kararları, eşitlik ve demokratik bir geleceği müjdeler. Şunu bilin; zorlu ve meşakkatli bir yoldayız. Fakat siyasetin iradesi, gençlerin inancı, kadınların gücü ve herkesin dualarıyla bir gün bu topraklarda barışı sağlayacağımıza içtenlikle inanıyorum.”
“KÜÇÜK AZINLIKLARA ALLAH AKIL FİKİR VERSİN”
Artık Afyon’un Çobanözü Köyü’ne, Trabzon’un Barışlı Köyü’ne, Cizre’nin Hevler Köyü’ne, Muş’un Betül Köyü’ne gençlerin cenazelerinin gitmesine son verilmelidir. Geçmişin ağırlığı, geleceğimizin üzerine kara bulut gibi çökmelidir. Çabalarımız boşa gitmesin. Ölümden değil yaşamdan, çatışmadan ve şiddetten değil barıştan yana olma vaktidir. Bu sürecin ilerlemesinden rahatsızlık duyan küçük azınlıklara da Allah düşünme yetisi versin. Bu halk, bu süreci benimseyecek ve mutlaka barışı bu topraklara getirecektir.”
